16 Ağustos 2025
İstanbul / Turkey
Basın Bülteni

Huawei, Helsinki’de Yeni Sağlık Laboratuvarını Açtı

Huawei, sağlık ve fitness araştırmalarına odaklanan yeni bir laboratuvarı Finlandiya’nın Helsinki kentinde faaliyete geçirdi. Huawei Sağlık Laboratuvarı adı verilen bu tesis, şirketin küresel araştırma platformu olarak konumlandırıldı ve yaklaşık 1000 metrekarelik bir alanı kaplıyor. Laboratuvar, spor ve sağlık alanındaki küresel çabaları desteklemeyi, algoritmik doğruluğu artırmayı ve daha kapsamlı bir sağlık ekosistemi oluşturmayı hedefliyor.

Huawei’nin Helsinki’yi seçmesindeki temel neden, şehrin teknoloji ve inovasyon alanındaki gelişmiş ekosistemi olarak belirtiliyor. Bu stratejik konumlandırma, şirketin Avrupa’daki bilgi birikiminden faydalanma ve spor biliminde, veriye dayalı sağlık çözümlerinin geliştirilmesine katkıda bulunma amacını yansıtıyor.

Küresel Vizyon ve Uzmanlık Alanları

Helsinki’deki bu yeni laboratuvar, Huawei’nin giyilebilir teknoloji alanındaki 10 yıllık Ar-Ge yatırımlarının bir sonucu olarak ortaya çıktı. Bu tesis, Çin’deki Xi’an ve Songshan Gölü laboratuvarlarının ardından şirketin dünya genelindeki üçüncü büyük spor ve sağlık bilimleri tesisi olma özelliğini taşıyor.

Laboratuvarda, 9’u doktoralı olmak üzere 7 Avrupa Birliği ülkesinden gelen 25’in üzerinde profesyonelden oluşan multidisipliner bir bilimsel araştırma ekibi görev yapıyor. Bu ekip, tıp, fizyoloji, yapay zeka, makine öğrenimi ve yazılım mühendisliği gibi beş ana alanda uzmanlaşmış durumda. Uzmanların bir arada çalışması, karmaşık fizyolojik verilerin analiz edilmesini ve bu verilerin kullanıcılar için anlamlı bilgilere dönüştürülmesini amaçlıyor. Örneğin, bir fizyologdan alınan biyomekanik veriler, bir makine öğrenimi uzmanı tarafından duruş bozukluklarını tespit eden bir algoritma geliştirmek için kullanılabilir ve yazılım mühendisi de bu algoritmayı kullanıcı arayüzüne entegre edebilir. Bu ekip, yürütülen araştırmaların bilimsel ve etik standartlara uygunluğunu sağlıyor.

Gerçek Dünya Senaryoları İçin Test Ortamları

Laboratuvar, 20’den fazla spor türünü kapsayan ve 200’ün üzerinde fizyolojik ve biyomekanik göstergeyi takip edebilen beş ana test alanına sahip. Bu alanlar, spor ve fitness algoritmaları üzerine yapılan araştırmalar için bir platform sunuyor.

Tesisteki önemli olanaklar arasında, yüzücülerin performansını değerlendirmek üzere tasarlanmış profesyonel standartlarda bir karşı akıntılı yüzme havuzu bulunuyor. Bu havuz, su akış hızı, sıcaklık ve kalitenin kontrol edilmesine olanak tanıyor ve yüzücülerin teknik verimlilikleri ile metabolik oranları gibi verilerin analiz edilmesine imkan sağlıyor. Ayrıca, kayak için “sonsuz eğim” özelliğine sahip bir kayak simülatörü de mevcut. Bu simülatör, kayak gibi karmaşık sporlarda kas aktivasyonunu ve yorgunluğunu elektromiyografi (EMG) ve hareket yakalama sistemleri ile analiz ederek, sporcu performansını etkileyen faktörlerin tespit edilmesine yardımcı oluyor.

Laboratuvarda, 50 km/s hıza ulaşabilen ve GPS verileriyle gerçek dünya rotalarını simüle edebilen çok fonksiyonlu bir koşu bandı ile insan hareketinin biyomekanik yönlerini analiz eden enstrümanlı bir koşu bandı da yer alıyor. Bu bant, zemin tepki kuvvetlerini ölçerek adım hızı, adım uzunluğu, uçuş süresi ve sol-sağ dengesi gibi verileri topluyor, bu da koşu ekonomisi ve sakatlık risklerinin analizine olanak tanıyor. Tesis, ayrıca Huawei ekosistem ve giyilebilir cihaz bağlantılarının deneyimlendiği bir açık spor salonunu da içeriyor.

Bilimsel Araştırmadan Giyilebilir Teknolojiye Uygulama

Laboratuvarda yapılan araştırmalar, Huawei’nin giyilebilir ürünlerine entegre edilen algoritmalara temel oluşturuyor. Helsinki Araştırma Enstitüsü’nde geliştirilen TruSport™ bilimsel spor yönetim sistemi, kullanıcıların koşu yeteneğini ölçmek, antrenman verilerini kaydetmek ve VO2 Max, antrenman yükü, toparlanma süresi gibi verileri yorumlayarak kişiselleştirilmiş antrenman önerileri sunmak üzere tasarlandı. Bu sistem, Huawei Watch 5 ve Huawei Watch Fit 4 Serisi gibi cihazlarda kullanılıyor.

Bu cihazlardaki Huawei TruSense™ sisteminin güncel sürümü, X-TAP parmak ucu ölçümleri gibi yöntemlerle sağlık takibi sağlıyor. Ayrıca, profesyonel bir spor sensörü olan Huawei S-Tag, koşu sırasında yerle temas süresi, dikey salınım ve sol-sağ denge gibi 13 farklı biyomekanik parametreyi analiz ederek, profesyonel spor laboratuvarlarında erişilebilen detaylı verileri kullanıcılara sunuyor.

İş Birlikleri ve Kapsayıcılık

Huawei, teknoloji ile tüketicilerin yaşamlarını iyileştirmek amacıyla Finlandiya kurumları ve Avrupalı uzmanlarla iş birliği yapıyor. Bu iş birliklerinden biri, yapay zeka ve kardiyovasküler hastalıklar alanındaki iCARE4CVD projesidir. Huawei, bu projede giyilebilir cihaz üreticisi olarak hasta motivasyonunu artırmaya yönelik çalışmalarda yer alıyor. Bu katılım, şirketin teknolojisini kronik hastalıkların evde takibi ve yönetiminde bir araç olarak konumlandırma vizyonunu gösteriyor.

Ayrıca, 6 Avrupa üniversitesiyle birlikte kurulan Interlive konsorsiyumu aracılığıyla, giyilebilir cihazlar için endüstri çapında bilimsel geçerliliği olan test standartları ve önerileri geliştiriliyor. Bu çalışmalar, Huawei’nin kendi cihazlarının güvenilirliğini artırmanın yanı sıra, tüm pazar için bir kalite standardı oluşturmayı hedefliyor.

Huawei, akıllı giyilebilir cihaz pazarında engelli bireylere yönelik eksikliği gidermek amacıyla kapsayıcılık ve erişilebilirlik vizyonuyla hareket ediyor. Tekerlekli sandalye kullanıcılarının egzersiz ihtiyaçlarını anlamak için özel araştırmalar yürütülüyor. Şirket, gelecekteki akıllı giyilebilir teknolojilerinde, “Hareketsizlik Hatırlatıcısı” ve “Aktivite Halkaları” gibi özellikleri bu kullanıcıların özel ihtiyaçlarına göre uyarlayarak spor sağlığı ve performans göstergeleri geliştirmeyi planlıyor.

Geleceğin Sağlık Teknolojisine Yön Vermek

Huawei, Helsinki’deki yeni Sağlık Laboratuvarı ile spor bilimini ve proaktif sağlık yönetimini tüm kullanıcılar için daha erişilebilir kılma, bilimsel araştırmaları ilerletme ve inovasyonla sağlıklı bir geleceğe katkıda bulunma hedefinde olduğunu belirtiyor. Bu tesisin, daha iyi ürünler geliştirmenin yanı sıra, kişiselleştirilmiş, bilimsel olarak doğrulanmış ve erişilebilir dijital sağlığın gelişiminde stratejik bir adım olduğu ifade ediliyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir